Allah’ın son elçisi ve İslam dininin peygamberi olan Hz. Muhammed (Sav) ümmetine hatta tüm insanlığa tebliğlerde bulunmuştur. O’nun öğrettiği, yaptığı, tavsiye ettiği her şey birer vasiyettir ve Müslümanların üzerine görevdir. Ama özellikle vefatına yaklaşırken üzerinde durduğu Peygamberimizin vasiyetleri ve tavsiyeleri bulunur. Bunları hadislerle aktarmaya çalışalım;
Kur’an’ı Kerim ve Sünnet
Müslümanların dinini en doğru bir şekilde öğrenmesi için dinimizin temel kaynakları Kur’an ve sünneti işaret etmiş veda hutbesinde de bunu söylemiştir;
“Kitap ve Sünnet’imi vasiyet ediyorum.” (Müslim)
“Ey müminler! Size iki emanet bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız takdirde bir daha asla yolunuzu şaşırmazsınız. Bunlar Allah’ın kitabı Kur’an’la peygamberinin sünnetidir.” (Müsned)
Ahiret
Kur’an-ı Kerim’de çok defa ahiretten bahsedildiğini biliyoruz ve ahiretin ebedi olacağını anlatan ayetlerde bulunmaktadır. Peygamber Efendimiz’de (Sav) bunu hatırlatarak ahiret hayatına hazırlıklı olmayı, esas hayatın ahirette olacağını söylemiştir;
“Esas hayat ahiret hayatıdır.” (Buhari)
Namaz
Peygamber Efendimiz’in (Sav) gözümün nuru dediği ve Müslümanların üzerine farz kılınan namaz hakkında bir çok hadis rivayet etmiştir. Vefatı sırasında Rasulullah’ın yanında olan Enes (ra) namaz konusunda Peygamberimizin şöyle dediğini söylemiştir;
“Namaz hususunda Allah’tan korkunuz!” (Beyhaki)
Devamında sürekli “namaz, namaz…” dediğini bizlere aktarmıştır.
Kadınlar
Hz. Rasulullah yine vefa hutbesinde kadınlar üzerinde fazlaca durmuş ve kadınlarımızın bizlere Allah’ın emaneti olduğunu, onların haklarını korumamız gerektiğini vasiyet etmiştir;
“Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız…” (Müsned)
Dul kadın ve yetim
İki zayıf olarak belirtilen dul kadın ve yetim hakkında Alla’tan korkmamızı, onlara iyi davranmamızı, onların hakkını gözetmemizi söylemiştir;
“Emriniz altındaki insanlar hakkında Allah’tan korkunuz. İki zayıf hakkında Allah’tan korkunuz: Onlar, dul kadın ve yetim çocuktur. Namaz hususunda Allah’tan korkunuz.” (Beyhaki)
Emanet
Emanet konusunda da Peygamberimiz çok hassa davranmış ve mutlaka emaneti sahibine vermeyi vasiyet etmiştir;
“Ashabım! Kimin yanında bir emanet varsa, bu emaneti sahibine versin. Size hediye verene hediye ile karşılık verin. Kefil borçlu gibidir. Borcun ödenmesi gerekir.” (İbn-i Mace)
Yalan yemin
Yemin etmenin dinen hükmü olsa da, yalan yere yemin etmek büyük günahlardandır. Özellikle Allah’ın adını anarak yemin etmeyi Peygamberimiz tavsiye etmemiştir;
“Ey İnsanlar, yalan yere Allah’ın adını anarak yemin etmeyin. Yalan yere Allah adına yemin edenin yalanını Allah açığa çıkarır.” (Taberani)
Tebliğ
Tüm Peygamberlerin en önemli görevlerinden biri olan tebliğ, Müslümanlar için de bir vazife olarak algılanmalıdır. Peygamberimizin vasiyetleri arasında bu tebliği yerine getirmekte, insanları İslam’a davet etmekte vardır.
“Bütün müminler gelecek nesilleri, İslam ile şereflenmemiş insanları İslam’a davet ederek İslam’ı tebliğ ve davet görevini yerine getirmelidirler.” (Darimi)
Takva
Hz. Peygamber (Sav) takva sahibi olmamızı, her işin başının takva olduğunu bildirmiştir;
“Ey Allah’ım! Biz, bu yolculuğumuzda senden iyilik ve takvâ, bir de hoşnut olacağın ameller işlemeyi nasip etmeni dileriz.” (Müslim)
Bakınız: Takva nedir
Küs durmamak
Hz. Peygamber (Sav) Müslümanların birbirleri ile kin tutmaması, birbirlerine sırt dönmemesi, birbirlerine hased etmemesi gerektiğini ve din kardeşlerinin küs durmamasını söylemiştir;
“…Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Bir müslümanın, din kardeşini üç günden fazla terkedip küs durması helal değildir.” (Buhari)