Mescid-i Aksa, dinler tarihinde ki birçok peygamberin ayak bastığı, birçok sırlı olayların yaşandığı kutsal alan… Üç büyük dinin de önemli ve kutsal saydığı, Peygamberlerinin birtakım önemli olayları yaşadığı, paylaşılamayan kutsal bölge Mescid-i Aksa…
Peygamber Efendimiz’in (Sav) Hadis-i Şeriflerinde; “Yeryüzünde sadece üç yere Allah rızası için gidilir; Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa” diyerek Allah katındaki önemini vurguladığı kutsal arazi. Bu üç bölge Harem-i Şerif olarak geçmektedir.
Mescid-i Aksa nerededir?
Mescid-i Aksa, Hz. Adem’den (as) Hz. Muhammed’e (Sav) kadar birçok peygamberlerin, alimlerin ayak bastığı; birçok milletin ve dinin izini taşıyan “Kutsal Kent” Kudüs’tedir.
Kudüs bu sebepten yüzyıllar boyunca paylaşılamayan, acının, gözyaşının, kavganın bitmediği bir şehirdir.
Mescid-i Aksa neresidir?
Mescid-i Aksa denilince birçoğumuzun aklına “Altın Kubbeli” bir yapı gelmektedir. Bu altın kubbeli yapı Mescid-i Aksa değil, “Kubbetü’s Sahra” dır. Mescid-i Aksa düşünüldüğü gibi bir yapı değil, Allah (c.c.)’ın kutsal kıldığı bir arazinin, bir alanın adıdır. Kubbetü’s Sahra bu alanın içinde yer alan başka bir kutsal mekandır. (Yazımızın ilerleyen bölümlerinde Kubbetü’s Sahra’nın da önemine değineceğiz) Bu alan gibi , bu alandaki yapılar da kutsal kabul edilir. Her inancı yansıtan ve kutsal olan çeşitli yapıları içinde barındırmaktadır.
Mescid-i Aksa Memlüklü Medreseleri ile çevrelenen alandır. Bu alan Kuran-ı Kerim’de Mescidi Aksa (uzak mescid) olarak anılır. “Uzak Mescid” ten kasıt, Kabe’ye uzak olmasıdır.
Resimde gösterilen yeşil alan Mescid-i Aksa alanıdır.
Mescid-i Aksa’nın önemi nedir?
- Bu alan müslümanların ilk kıblesidir.
- Allah (c.c) ‘ın yeryüzünde kıymet verdiği iki mekan vardır. Biri Kabe iken diğeri Mescid-i Aksa’dır.
- Allah (c.c) ‘ın yeryüzünü yaratmaya başladığı yer ve cennete açılan kapının burda olduğuna inanılan, Türk Müslümanlarca “muallak kayası” diye adlandırılan “kutsal kaya” bu alanda yer almaktadır. (Eski kaynaklarda bu kayanın hiçbir bağlantısı olmadan havada durduğu belirtildiği için türklerce “muallak kayası” adını almıştır.)
- Peygamber Efendimiz’e (Sav) Miraç hadisesi bu kutsal mekana getirilerek, yaşatılmıştır.
- Hz. Adem (as) cennetten çıkarıldıktan sonra dünya hayatına bu kutsal alanda başlatılmış ve bir rivayete göre de kabri bu alandadır.
- Hz. İsa (as) kundakta bir bebek iken bu alanda Allah (c.c) tarafından konuşturulmuştur.
- Hz. Meryem’e henüz bir çocuk iken bu alan içindeki hücresinde Allah (c.c) tarafından nimetler sunulmuştur.
- Çocuk sahibi olamayan Zekeriyya Peygamber’e (as) eşinin ve kendisinin geç yaşlarına rağmen oğlu Hz.Yahya’nın (as) doğum müjdesi bu alan içinde verilmiştir.
- Yahudilere göre Hz. İbrahim (s.av) oğlu Hz.Ishak’ı kurban etmek için bu kutsal mekanı (mescidi aksa) seçmiştir.
- Nuh tufanı sonunda sular çekilirken ortaya çıkan ilk toprak parçası burasıdır.
Peygamber Efendimiz (Sav) , Müslümanlar için yeryüzünde yapılan ibadet mekanlarını derecelendirirken; “Bir adamın kendi evinde kıldığı namaza bir namaz sevabı verilir. Oturduğu beldenin sakinlerinin devam ettikleri camide kıldığı namaza yirmi beş kat sevap verilir. Cuma namazının kılındığı camide kıldığı namaza beş yüz kat sevap verilir. Mescid-i Aksa’da da kıldığı namaza elli bin kat sevap verilir. Benim camimde kıldığı namaza da elli bin kat sevap verilir. Mescidi Haram’da kıldığı namaza ise yüz bin kat sevap verilir.” diye buyurarak bu alanın kutsallığına ve önemine vurgu yapıyor.
Kubbetü’s Sahra
Yaygın olarak Mescid-i Aksa olarak bilinen altın kubbeli yapı “Kubbetü’s Sahra” dır. Kubetü’s Sahra, yani “Kaya Kubbesi” adıyla anılan bu yapı, altındaki kutsal kayanın üzerine inşa edilmiştir.
Allah (c.c)’ın yeryüzünü yaratmaya bu kayadan başladığına inanılmaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bu kayanın üzerinden kutsal Miraç yolculuğunu yapmıştır. Birçok Peygamber bu kayada Allah (c.c)’a adaklar sunmuş, ibadet etmiştir.
Bu kaya üzerine inşa edilen ilk yapı “Süleyman Mabedi”dir. Bu kutsal kayanın üzerine Hz. Süleyman babası Hz. Davut ile birlikte bir mabed inşa etmişlerdir. Bu mabedin diğer adı da “Beytü’l Makdis”tir. Hz. Süleyman ve Hz. Davut bu mabedde, kutsal kayanın üzerinde Allah’a (c.c) ibadet, yakarış ve adaklarını sunmuşlardır. Daha sonra bu mabed Babillilerin saldırısında yıkılmıştır. Mescidi Aksa alanında bugün bu kutsal kayanın üzerinde, Süleyman Mabedi’nin yerinde Kubbetü’s Sahra yer almaktadır.
Elif GİRGİN
Namazsitesi.com yazarı